İş Güvenliğinin Önemi Nedir?
İş güvenliği kavramında, çalışanların can güvenliği (yani sağlık), makine araç ve gerecin, işyerinin, çevrenin, üretilen malın güvenliği yer almaktadır. Bu kapsamdan, iş dünyasında çalışan çok sayıda insan, büyük miktarlar tutan malzeme, makine, araç ve gereçler (yani para), çevre, ekoloji, iş dünyası ile ilgisi olmayan milyonlarca insanın hayatı ve mutluluğu anlaşıldığına göre iş güvenliğinin önemi kendiliğinden ortaya çıkmaktadır.
Bu nedenle denilebilir ki, bir iş yerinde değil, bir ülkede İş Güvenliği varsa orada sağlık ve mutluluk vardır. İş güvenliği yoksa, can kaybı, sakatlık, hastalık, para ve zaman kaybı vardır..O halde sözün burasında o sloganı hatırlamada fayda vardır. .”önce iş güvenliği.”
İş Güvenliği İle İlgili Mevzuatları Hangileridir? Özet)
- 6331 sayılı iş sağlığı ve güvenliği kanunu ve kanunun yürütülmesine ilişkin yönetmelikler iş verenin yükümlülüklerini ayrıntılı olarak belirtir.
- Hafta tatili Kanunu,-Borçlar kanunu: İş sahiplerinin tehlikelere karşı gereken tedbirleri alacağını,
- Belediyeler Kanunu: İşyerlerinde sağlık kurallarına uyulacağını,
- 1475 sayılı İş Kanunu:5. bölümü işçi sağlığı ve iş güvenliğine ait hükümleri. 73. maddesi işverenin işyerinde sağlık ve güvenlikle ilgili her türlü tedbiri alacağını,anlatır.Bu kanuna dayalı olarak çıkarılan bazı tüzükler de vardır.
- Umumi Hıfzıssıhha Kanunu,
- 506 sayılı SSK Kanunu:
- Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı:1946 yılından beri iş ve çalışma hayatını
- 3308 Sayılı Çıraklık Mesleki Eğitim Kanunu geliştirmek, çalışma barışını korumak amacıyla faaliyetlerini yürütmektedir
İş Güvenliğin Yasal Zorunluluğu var mı?
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve kanunun
yürütülmesine ilişkin çıkarılmış olan Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği
Eğitimlerinin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik hükümlerince iş
yerlerinde çalışanlara “İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimi” verilmesi yasal
bir zorunluluktur. İş verenler, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uygunluğu
denetlemekle, mesleki riskleri belirlemekle, alınması gereken önlemleri
almakla, yasal hak ve sorumluluklar konusunda çalışanlarını bilgilendirmekle ve
alınması zorunlu olan “İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimini” vermekle
yükümlüdürler.
İş gereklilik ise Sağlık hayattır! Bu kapsamda “İş Sağlığı
ve Güvenliği Eğitimi” kuruluşların olmazsa olmazıdır. Çünkü eğitim demek;
bilinçli olmak demektir. Dolayısıyla kişinin yaptığı işte ne gibi risklerle
karşılaşacağını bilmesi ve gerekli önlemlerin alınarak çalışması, hem kişinin
güvenceye alınmasını hem de çalışma performansını arttıracaktır. Bu doğrultuda;
15.05.2013 tarihinde resmi gazetede yayınlanan Çalışanların İş Sağlığı ve
Güvenliği Eğitimlerinin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik
hükümlerine göre, işverenin yükümlülükleri madde 5 de şu şekilde
açıklanmıştır; “İşveren, çalışanların iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile
ilgili; a) Programların hazırlanması ve uygulanmasını, b) Eğitimler için uygun
yer, araç ve gereçlerin temin edilmesini, c) Çalışanların bu programlara
katılmasını, ç) Program sonunda katılanlar için katılım belgesi düzenlenmesini
sağlar.”
Çalışanların İş
Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul ve Esasları Hakkındaki
Yönetmelik Hükümlerince:
Madde 5; “İşverenler, iş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliği
eğitim Programların hazırlanması ve uygulanmasını, eğitimlerin düzenlenmesini,
çalışanların bu programlara katılmasını sağlamak ve verilecek eğitim için uygun
yer, araç ve gereç temin etmekle yükümlüdürler. Bunu bilmekte fayda var.
Uymamız Gereken Yasal Zorunluluk Nelerdir?
15/5/2013 tarihli ve 28648 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Yönetmelik hükümlerine göre;
“(1) İşveren, çalışanlarına asgari Ek-1’de belirtilen konuları içerecek şekilde
iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin verilmesini sağlar.
(2) İşveren, çalışan fiilen çalışmaya başlamadan önce, çalışanın yapacağı iş ve
işyerine özgü riskler ile korunma tedbirlerini içeren konularda öncelikli
olarak eğitilmesini sağlar.
(3) Çalışma yeri veya iş değişikliği, iş ekipmanının değişmesi, yeni teknoloji
uygulanması gibi durumlar nedeniyle ortaya çıkacak risklerle ilgili eğitimler
ayrıca verilir.
(4) Birinci fıkraya göre verilen eğitimler, değişen ve ortaya çıkan yeni
riskler de dikkate alınarak aşağıda belirtilen düzenli aralıklarla tekrarlanır:
a) Çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde yılda en az bir defa.
b) Tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde iki yılda en az bir defa.
c) Az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde üç yılda en az bir defa.
(5) İş kazası geçiren veya meslek hastalığına yakalanan çalışana işe dönüşünde
çalışmaya başlamadan önce, kazanın veya meslek hastalığının sebepleri, korunma
yolları ve güvenli çalışma yöntemleri ile ilgili ilave eğitim verilir.
(6) Herhangi bir sebeple altı aydan fazla süreyle işten uzak kalanlara, tekrar
işe başlatılmadan önce bilgi yenileme eğitimi verilir.”
Günümüzde üretimin en önemli faktörü olan insan, teknolojik
gelişmelere paralel olarak, işyerlerinde çeşitli problemlerle karşılaşmaktadır.
Bu problemler önce insan sağlığına, sonra işletmeye ait her türlü mala yönelik
tehditler oluşturmaktadır. sanayiinin bugünkü, gibi gelişmemiş olduğu
çağlarda durum, (İş Güvenliği) haliyle bir problem olarak görülmemiştir.
Faaliyet alanlarının artması, işlemlerin karmaşıklaşması, bunların neticesinde
tehlikelerin çoğalması, bazı kuralların konulmasını, kanunların çıkarılmasını
gerektirmiştir.
İşte bütün bunlardan dolayı konu ile ilgili bilimsel
araştırmalar başlamış, tıbbın, tekniğin, diğer bilim dallarının ortak bir
çalışma alanı olarak, İş Güvenliği kavramı ortaya çıkmıştır. Hipokrat’ın kurşun
zehirlenmesini tespiti ile başlayan alana ait çalışmalar, günümüzde pek çok
çalışmanın yanında ,sadece meslek hastalıkları ile ilgilenen hastanelerin
kurulmasını gerekli hale getirmiştir.
İş Güvenliğinin Tanımı: İş yerlerinde işin yapımı
sırasında, sağlığa, işe ve işyerine, zarar verebilecek olan, çeşitli sebeplerden
kaynaklanan, olumsuz şartlardan korunmak amacı ile yapılan planlı çalışmaların
hepsine İş Güvenliği denir.